Geçen hafta, tekne ile Antalya açıklarında balık avına çıktım. Her zaman olduğu gibi, biraz ortaya karışık balık avlamak amacındaydım. Biliyorum denizin dibinden ne gelir belli olmaz. O nedenle, balık avlamaya giderken çok büyük umutlar beslemem.
Kullandığım orta kalite bir makine, bilinen bir marka. Başka bir ifade ile tekneden hedef balığımız olan barbun, mercan, izmarit, mırmır ve benzeri balıklar için gayet yeterli. Bu aralar balıkçıların en büyük belası malumunuz fugu, bilinen adıyla balon balığı. Denize attığımız takımların aynı anda birkaç iğnesini götürür ve ruhunuz bile duymaz. Bunun nedeni kuş gagasına benzer keskin dişleri. Zaman zaman iğneyi kesmeye fırsat bulamadan dudak kısmından oltamıza takılır. Oltaya takılan balon balığı, çok güçlü bir direnç gösterir ve size çok heyecanlı bir çekme fırsatı verir. Balık yüzeye gelene kadar, aklınıza acaba balon mu yoksa başka bir balık mı? sorusunu getirir.
İşte bu soru benim yaşadığım durumun kısa özetidir. Birkaç balık almıştım ve oltam dipte bekliyordum. Tam o sırada kamışın çok şiddetli bir şekilde denizin içine doğru eğildiğini gördüm ve ani bir hareketle oltayı kavradım. Bu hamle, oltamın denize çekilmesi ihtimalini ortadan kaldırmamı sağladı. Anlayacağınız o kadar güçlü bir balıkla karşı karşıyaydım.
O anda aklıma ilk gelen, balon balığı olduğuydu. Bölgede en çok onlarla karşılaşıyorduk. İyi bir balıkçının yapacağı hamleyi yapmak istedim; kalama ayarını… Ama balık o kadar güçlü asıldı ki, daha ben hamle yapmadan oltadan kurtulmayı başardı. Benim tesellim o balığın balon balığı olma ihtimalinin yüksek olduğuydu. Bir diğer ihtimal ise, kilogramların üzerinde olup ta bölgede yoğun olan palamutlar. Balon balığı için iki sonuç olması lazım. Birincisi misinayı kesmesi, ikincisi ise o kadar büyük ve güçlü bir balonun en azından iğneyi dişiyle az da olsa bükmesi. Bu iki durum da yaşanmamıştı. Geriye kalan en öncelikli ihtimal palamut olmasıydı.
Hangi balık olursa olsun, bu durum benim Kalama ya da Drag işinin ne kadar önemli olduğunu hatırlamamı sağladı. Birçok kişinin önem vermediği, sırf bu yüzden çok büyük balıkları kaçırıp arkasından sızlandığını görür gibiyim. Drag konusunda az da olsa fayda sağlayabilmek amacıyla, bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.
Drag yada Kalama kullandığınız makinenin, balığı çekerken uyguladığı direncin ne olduğunun ifadesidir. Başka bir ifade ile olta makarasının dönmeden kaç kilogram ağırlığında balığa dayandığının göstergesidir. Bir balık oltaya takıldığında misinanıza bir baskı uygulayacaktır. Bu baskı, olta makaranızı zorlayacaktır. Balık oltaya asıldığında eğer makaradan misinayı siz salmadan boşaltmaya başladıysa, balığın ağırlığı drag ayarınıza eşit olacaktır. Siz tamamen drag ayarını sıktınız ve herhangi bir misina boşalması olmuyorsa balık uyguladığı baskı ile kaçacaktır. Drag olayında bilinmesi gereken bir hususta işleyiş şeklidir. Bu işleyiş balığın kilosunu biraz da önemsiz kılar. Makineler yapı olarak içindeki makara ve pul arasındaki iki diskin sürtünme ve tutunma gücüyle ortaya çıkar.
Biraz daha sade bir anlatımla makinenizin ayarı 10 kilogramlık basınca göre ayarlı ve 5 kilogramlık bir balık oltaya gelirse siz balığı çekmeye başladığınızda ya misina kopar ya da balığın iğneye takıldığı kısım parçalanarak balığın kurtulmasını sağlar. Başka bir ihtimal de iğnenin açılmasıdır.
Burada yapılacak en iyi uygulama avlak yerinizdeki ortalama balık durumuna göre hareket edip, balık oltaya takıldığında gerekli kalama (drag) ayarını yapmanızdır. Bu uygulama için uygun olan makine, arkadan kalama olanıdır.
Olta makinelerde arkadan kalama ve önden kalama olmak üzere iki kalama türü vardır. Arkadan kalamada mil devreye girer ve hareketi iletir. Bu da yükün mile binmesine neden olur. Önden kalamada ise diskler sayesinde hareket direk iletildiğinden yük mile binmez.
Burada önemli olan, kalamanın yönünden ziyade kullanabilme becerisidir. Kalamayı iyi kullanan bir balıkçı, küçük bir makine ile balığı yorarak kıyıya ya da tekneye alabilir.
İyi ayarlanmış bir makine, çok agresif bir balığın bile direncini birkaç dakikada kırar. Bu nedenle, balığı bir an önce yakalama aceleciliği, balığı kaybetmemize neden olabilir. Kalama ayarı yapılmış oltada, balık misinayı boşaltmaya devam ettiği sürece ,sizin de sarmaya devam etmeniz önemlidir. Misinanın gerginliğini kaybetmemesi gerekir.
Ne aşırı yüklen nede aşırı gevşet
Makinelerde kalama olayına etki eden bir diğer nokta da kullanılan kamıştır. Kamış seçimi, kalama ayarını doğrudan etkileyen bir etkendir.
Sonuç olarak balık avlarımızı büyük mücadeleler vererek, iyi balıklar yakalayarak geçirmek istiyorsak kalama olayını çözmemiz gerekir. Aksi takdirde balık avı sohbetlerimizi, büyük mücadeleler sonucu yakaladığımız büyük balıkları anlatmak yerine; büyük uğraşlar sonucu bir türlü yakalayamayıp kaçırdığımız, büyük balıkları anlatarak geçiririz.
Kalama ayarınızı iyi yapın, kaliteli malzeme kullanın, sonra da oltanıza takılan büyük balıkla savaşmanın keyfini çıkarın.